Al Pacino

Alfredo James Pacino, 25 Nisan 1940’ta New York’ta doğdu. Göçmen bir İtalyan ailesinin tek çocuğuydu. Ebeveynleri ayrıldıktan sonra Pacino’nun babası California’ya taşındı ve Pacino; annesi, büyükannesi ve büyükbabası tarafından yetiştirildi. Çocukken utangaç olmasına rağmen, gençliğinin erken yıllarında oyunculuğa merak sardı ve Gösteri Sanatları Lisesi’ne kabul edildi. Fakat iyi bir öğrenci değildi, derslerinin çoğundan kalarak 17 yaşında okuldan ayrıldı. Okulu bıraktıktan sonra Pacino, oyuncu olma hayallerini gerçekleştirmek üzere Greenwich Village’a taşınana dek çeşitli işlerde çalıştı. Herbert Berghof Stüdyosunda tiyatro üzerine çalışmaya başladı ve kısa sürede belirli yapımlarda rol aldı. 1966’da Oyuncular Stüdyosu’na kabul edilerek kariyerinde önemli bir adım attı. Pacino’nun buradaki çalışmaları ona Tony ödülü kazandıran Broadway yapımı Does a Tiger Wear a Necktie? ve Me, Natalie (1969) filminde bir bölüm gibi daha önemli projelere önayak oldu.

Fakat Pacino’nun kariyerini yeni bir noktaya taşıyan yapım fazla bilinmeyen 1971 yapımı bir film olan The Panic in Needle Park (1971) olacaktı. Pacino eroin bağımlısı karakteri yorumlayışı ile Baba filminin oyuncu seçmelerinin ortasındaki Francis Ford Coppola’nın dikkatini çekecekti. Hala en iyi suç ve dram filmlerinden sayılan film, 1973 Academy Ödüllerinde baskın rol oynadı. En iyi film ve En iyi oyuncu (Marlon Brando) ödüllerini kazandı. Yardımcı oyuncu dalında aday gösterilen Pacino, başrol kategorisinde yer almayışı nedeniyle ödülleri boykot etti. God Father’ın başarısının ardından ilgi gören bir başrol oyuncusu haline gelen Pacino, 1973 yapımı Scarecrow’un ardından kendisine En iyi aktör dalında adaylık getiren 3 hit filmde daha rol aldı. 1974’te rol aldığı Serpico, eleştirmenler ve izleyiciler tarafından olumlu karşılandı. Aynı yıl Robert de Niro’nun da rol aldığı Baba 2 ile izleyicinin karşısına çıktı. 1975’te ise 1972’de erkek arkadaşının cinsiyet-değiştirme ameliyatını karşılayabilmek için Brooklyn’de bir banka soyma teşebbüsünde bulunan John Wojtowicz’i canlandırdı. Gişede başarısız olan Bobby Deerfield filminden sonra, …And Justice for All’daki rolü ile bir başka Academy Award adaylığı aldı. 1970’lerdeki başarıların ardından Scarface (1983) hariç 80’leri daha durağan geçirdi. Bu dönemdeki diğer filmleri daha başarısız ve rolleri fark edilir şekilde daha az akılda kalıcıydı. Cruising (1980), Author! Author! (1982), Revolution (1985). Fakat bu dönem Pacino tekrar sahneye döndü ve daha iyi sonuçlar elde etti.

1989’da gerilim türündeki Sea of Love ile ekrana dönen Pacino, 1990’da iki filmde rol aldı; Baba Bölüm 3 ve Dick Tracy. 90’ların ilk yarısında Frankie and Johnny ve Carlito’s Way gibi işleriyle olumlu eleştiriler aldı ve 1992 yapımı Scent of a Woman filmindeki rolü ile ilk Academy Ödülü’nü kazandı. Ayrıca Glengarry Glen Ross (1992) rolü ile de yardımcı oyuncu dalında ödüle aday gösterildi. 90’ların diğer yarısında Heat, Donnie Brasco, The Devil’s Advocate, Any Given Sunday ve Academy Award-ödüllü The Insider gibi projelerle meşgul oldu. 2000’de 60 yaşına basan Pacino, 2002 yılında rol aldığı Insomnia, People I know, S1m0ne ve The Recruit gibi filmler ile bunun kariyerine etkisi olmadığını gösterdi. Ertesi yıl Angel’s in America’nın HBO adaptasyonu ile Emmy ödülü kazandı ve 2004’te The Mercent of Venice’in film versiyonunda yer alarak Shakespeare’in işlerine olan sevgisini bir kez daha gösterdi.

2007 Al Pacino için önemli bir yıl oldu. Gişe rekorları kıran Ocean’s Thirteen’de rol aldı, daha az bilinen projelerinden bir koleksiyonu olan Pacino: An Actor’s Vision’ı yayınladı ve AFI tarafından “Yaşam Boyu Başarı” ödülüne layık görüldü. 2008’de De Niro ike Righteous Kill’de,2010’da ikinci Emmy ödülünü kazanmasını sağlayan HBO filmi You Don’t Know Jack’te rol aldı. Takip eden yıl Phil Spector filmi için Mamet ile çalıştı ve Manglehorn (2014), Danny Collins (2015) gibi bağımsız yapımlarda başrol olarak yer aldı. Al Pacino, hiç evlenmedi fakat kendisi üç çocuk babası. Eski oyunculuk koçu Jan Tarrant’dan bir kızı, uzun-süreli ilişkisi Beverly D’Angelo’dan ise bir kızı ve bir oğlu var. Geçen yıllarda kendisinin Diane Keaton, Penelope Ann Miller ve Lucila Sola gibi isimlerle de ilişkileri oldu.

Sen de Yorum Yapmak İster Misin?

Sadece üyeler yorum yapabilir ve tüm yorumları okuyabilir. Giriş Yap - Kayıt Ol
  1. Fantastik28 says:

    En sevdigim aktorlerden biri. O olmasi bu filmde eyes filmi vindingrijke kurtarmis dedigim oyunculugu ook iyi olan az aktorlerden biri Al Pacino. Tesekkurler

  2. FATİH SEVİNÇ says:

    Farkında değilmişim ama birbirimize benzeyen çok yönümüz varmış daha doğrusu benim karakterim onun ruhuna yakınmış bunu bilmeden de çok sevdiğim ve saygı duyduğum bir kişilik ve aktördür. Ne diyebilirim ki o AL PACINO <3 <3 <3